1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?

Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?

featured
migren belirtileri
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Baş ağrısı, toplumun %90’ında yaygın olarak görülen bir rahatsızlıktır. Günümüzde pek çok kişiden görülen ve farklı nedenlerden kaynaklanan baş ağrısı, kişinin yaşam kalitesini oldukça azaltmaktadır. Baş ağrıları tiplerinden birisi de migrendir. Migren belirtileri, çok farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Ağrı atakları öncesinde depresif veya aşırı uçlarda değişken ruh hali, artmış duyarlılık, durgunluk, donukluk, düşüncelerde yavaşlama, kelime bulmada zorluk, konsantrasyon ve dikkat eksikliği gibi nöro-psikolojik belirtilerin yanı sıra ense sertliği, şişlik hissi, kabızlık veya ishal, hâlsizlik, iştah artışı veya kaybı, aşırı susama ve sık idrara çıkma gibi fiziksel belirtiler de görülebilmektedir.

Uluslararası Baş Ağrısı Derneği, baş ağrılarını 14 ana grupta sınıflandırmıştır. Baş ağrısıyla doğrudan ilişkili olan ve başka bir hastalıkla bağlantılı olmayan baş ağrıları, “primer” (birincil) baş ağrıları olarak adlandırılır ve tüm baş ağrısı şikayetlerinin %90’ını oluşturur. Nedeni bilinen farklı bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıkan baş ağrıları ise “sekonder” (ikincil) baş ağrılarıdır ve %10’luk dilimi oluşturur.

Migren, primer baş ağrıları arasında yer alır. Herhangi bir yaş döneminde başlayabilen ve ilerleyen yaşlarda sıklığı azalan migren, sürekli ya da tekrarlayan bir baş ağrısı türüdür. Her 20 erkekten birinde ve her 5 kadından birinde görülebilen migren, iş gücünü kısıtlayan hastalıklar listesinde 2. sırada yer almaktadır. Migren, çocukluk çağı başlangıcında ortaya çıkabilir ancak genellikle ergenlik döneminde başlar. Hastaların %80’inden fazlasında migren atakları 30 yaşından önce başlar. 35-39 yaş arasında migren sıklığında bir azalma gözlemlenir. Migren, postmenopozal (menopoz sonrası) dönemde bulunan kadınlarda daha az sıklıkla görülür.

Migren Belirtileri Nelerdir?

Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?
migren belirtileri

Migreni olan kişilerde, migren belirtileri genellikle şiddetli baş ağrısı ile birlikte iştahsızlık, kusma, bulantı, ışık, ses ve harekete karşı duyarlılık, duygudurum değişimleri, halsizlik ve terleme şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Enseden başlayarak tüm baş bölgesine yayılan baş ağrısı ve atağa eşlik eden migren belirtileri genellikle şöyledir:

  • Ağrıyla birlikte ortaya çıkan mide bulantısı
  • Kafa karışıklığı, zihin bulanıklığı ve algılamada güçlük
  • Görme bulanıklık ve görme güçlüğü
  • Depresif ruh hali ya da ruh halinde ani değişimler
  • Yorgunluk ve enerjisizlik
  • Işık, ses ve kokuya karşı aşırı duyarlılık
  • El ve ayaklarda uyuşma hissi
  • İştahsızlık
  • Konuşmada esnasında güçlük yaşanması

Migren atağı sırasında ışık ve sese karşı artan duyarlılık nedeniyle bu uyaranlara maruz kalmak, ağrının şiddetini artırabilmektedir. Ayrıca migreni olan kişilerde kokuya karşı duyarlılık da artar. Bu nedenle güçlü kokular, bulantı ve kusmaya neden olabilir. Migren atağından hemen önce görülen döneme “aura” denir, genellikle 10 ile 30 dakika arasında sürer ve migrenin başlamasından önce veya ilk gelişme döneminde ortaya çıkar.

Migrene Ne İyi Gelir?

Migren belirtileri konusunda bahsettik. Peki ama migreni nasıl önleyebiliriz ya da migren esnasında nasıl rahatlayabiliriz? Şimdi de biraz bu konuda bahsedelim. Migren ağrısı genellikle stresli dönemlerde, uyku düzeninin bozulduğu durumlarda ortaya daha sık çıkar. Ayrıca uzun süre ışığa maruz kalmak, kafein ve alkol tüketimi, mevsim geçişleri de migren ataklarına neden olabilen faktörler arasında yer alır. Migren ağrısını hafifletmek ve ortadan kaldırmak için bazı bitki çayları, yağlar ve çeşitli yöntemlerden yararlanabilirsiniz. Migrene iyi gelen bir diğer önemli faktör, su içeren ve magnezyum açısından zengin besinleri tüketmektir.

Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?
migren belirtileri

Migrene iyi gelecek birkaç öneriyi şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Sakin ve Işıksız Bir Ortama Geçin: Migren atağı sırasında sakin ve ışıksız bir ortamda bulunmak, rahatlamanıza ve ağrının şiddetini azaltmanıza yardımcı olabilir.
  • Uyku Kalitesine Özen Gösterin: Düzenli ve yeterli uyku almak, migren ataklarına karşı direncinizi artırabilir. Uyku kalitenizi artırmak için rahatlatıcı bir uyku ortamı oluşturun.
  • Beslenmenize Dikkat Edin: Bazı besinler migreni tetikleyebilir. Sizi tetikleyen besinleri takip ederek, potansiyel tetikleyicileri belirleyebilir ve bunlardan kaçınabilirsiniz.
  • Düzenli Egzersiz Yapın: Düzenli egzersiz, migren ataklarını azaltabilir. Ancak aşırı egzersiz de migreni tetikleyebileceğinden, dengeli bir program uygulamak önemlidir.
  • Stresten Uzak Durun: Stres, migren atağını tetikleyebilir. Stres yönetimi tekniklerini öğrenmek ve günlük hayatta uygulamak, migren riskinizi azaltabilir.
  • Migren Tetikleyicilerini Belirleyin: Migren atağını tetikleyen faktörleri belirlemek için bir migren günlüğü tutmak, hangi durumların ağrıları tetiklediğini anlamanıza yardımcı olabilir.
  • Bitki Çayı İçin: Ihlamur, papatya, rezene ve zencefil çayları, migren ağrısını hafifletmeye yardımcı olabilir. Bu bitki çaylarını deneyerek rahatlama sağlayabilirsiniz.
  • Nane ve Lavanta Yağı Kullanın: Nane ve lavanta yağı, migren ağrısını hafifletici özelliklere sahip olabilir. Bu yağları bir bez veya mendile damlatarak koklayabilirsiniz.
  • Kafeini Azaltın: Kafein, bazı kişilerde migreni tetikleyebilir. Bu nedenle kafeinsiz kahve tercih etmek migren riskinizi azaltabilir.
  • Bitter Çikolata Tüketin: Bitter çikolata, içerdiği magnezyum sayesinde migren ağrısını hafifletebilir. Ancak miktarına dikkat etmek önemlidir.
  • Antioksidan İçeren Meyveler Yiyin: Böğürtlen, ahududu, çilek, yaban mersini, karpuz ve muz gibi antioksidan zengini meyveler, migren atağını hafifletebilir.
  • Yeşil Sebzelerden Faydalanın: Brokoli ve ıspanak gibi yeşil sebzeler, magnezyum içerikleriyle migreni önleyici bir rol oynayabilir.

Bu önerilere uymak, migren ataklarını önlemede veya şiddetini azaltmada yardımcı olabilir. Ancak herkesin migren deneyimi farklı olduğu için bireysel yönetim stratejileri geliştirmek de önemlidir.

 

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir